Anne adaylarının hamilelik boyunca aklını meşgul eden soruların başında sezaryen mı normal doğum mu sorusu gelir. Anne adayları zaten zor bir süreçten geçmektedir. Hiç bilmediği doğum olayı ile karşılaşacak olan anne eğer başkalarından da doğum hikayeleri dinliyorsa işleri daha da zor olur. Gebelik süresince hiç kimsenin hikayesini dinlememek gerekir. Annenin tedirginliğini artırmaktan başka bir işe yaramaz. Herkesin ağrı eşiği farklıdır. Doğum sırasında hissedilenler de farklıdır. Anne adayı ve baba adayı doktorları ile görüşmeli. Doktor öncelikle bebeğin gelişimine, özellikle kilosuna bakmalı. Anne adayının sağlık durumuna göre aileyi yönlendirmeli. Anne adayı korkuları tetikleyerek sezaryeni düşünmemeli. Sezaryenli Çocuklar Sezaryen bir doğum yöntemi gibi algılatılmamalı. Çünkü bu bir doğum yöntemi değil sağlık için gerekli bir zarurettir. Bir tevdi şeklidir. Anne adayı unutmamalı ki uyudum uyandım hiç ağrı yok diye düşünmemeli. Çünkü bu doğru değil. Bir doğum yöntemi gibi algıladığımız şey bir operasyondur. Her operasyonun riskleri de vardır. Anne ilk zamanlarda ağrılı günler geçireceğini bilmelidir. Bebeğin ilk zamanlarda da anneye olan ihtiyacını düşündüğümüzde süreç biraz daha zor olacaktır. Ayrıca sezaryenin bebeğe olan zararını da düşünmek gerekir. Bebekler sezaryen ile doğduğunda daha alerjik olmaktadır. Bağışıklık sistemi daha zayıf olmaktadır. Hastalıklara daha kolay yakalanmaktadır. Anne adayı hem kendi sağlığını hem bebeğin sağlığını düşünerek zorunluluk yoksa sezaryeni düşünmemeli
